ÜRETİM/İMALAT ŞİRKETLERİ METODOLOJİSİ

Turkrating Kurumsal Şirket Derecelendirme Metodolojisi (KŞDM), Turkrating’in Finansal Kuruluşlar dışında kullandığı en kapsamlı ana kredi derecelendirme metodolojisidir. Ana şirket metodolojimizin çerçevesine çok geniş sayıda ve sektörde kuruluş girebilmekte olup, Turkrating, zamanla, yeni edinilen müşteri portföyü, bilgi ve deneyimlere göre, bu ana metodoloji şemsiyesi altında alt modeller geliştirmektedir.

Üretim/İmalat Sektörü de yapısı ve dinamikleri irdelenerek, sektörde yer alan şirketlerin belirli karakteristik özelliklere sahip olduğu ve sektöre uygun farklı bir model ile daha hassas ölçümleme yapılması gereken sektörlerden birisidir. Bu sektörün ayırt edici özellikleri dikkate alınarak geliştirilen modelimizde KŞDM’den farklı olarak eklenen ve/veya çıkartılan kriterler aşağıda açıklanmıştır. Değişmeyen kısımlarda dikkate aldığımız kriterler ana şirket metodolojimizin temel esaslarına uygun olarak değerlendirilecektir. Derecelendirmemizde bakış açımıza ve analizimize dayanak oluşturan niteliksel (Kalitatif) ve niceliksel (Kantitatif) ana faktörler aynı kalırken, bu ana başlıklar altında değerlendirdiğimiz iş riski, yönetim ve finansal analiz başlıklarında farklılaşmalar oluşabilmektedir.

 

1.  KALİTATİF FAKTÖRLER

1.1.  İş Riski

İş Riski ana başlığı, Ülke Riski, Sektör Riski ve Rekabet Konumu alt başlıkları altında incelenir. Bu başlıklardan ilk ikisi Şirketin içinde bulunduğu ortamın değerlendirilmesi ile ilgilidir. Rekabet konumu ise şirketin bizzat kendi performansını ölçümlemeyi amaçlar.

1.1.1.  Ülke ve Sektör Riskleri

Ülke riskinin üretim yapan firmalara etkisi bulunmakla birlikte, bu şirketlerin değerlendirmesinde rekabet unsurlarının daha ön planda olduğu düşünülmektedir. Üretim gerçekleştiren şirketler, yüksek miktarda sermaye, sabit yatırım, hammadde, enerji, teknoloji ve iş gücü gibi üretim faktörlerini yoğun olarak faaliyetlerinde kullanmaktadır. Bununla birlikte üretim faaliyetleri ayrıca yoğun olarak bilgi ve tecrübe isteyen bir iş koludur. Bir mamulün üretimi, yoğun yatırım ve zaman gerektiren bir süreçtir. Bu nedenle sektöre giriş genel olarak kolay değildir. Bu başlık altında değerlendirilen kriterler KŞDM ile aynıdır.

1.1.2.   Şirketin Rekabet Konumu

Üretim şirketlerinin özellikleri nedeniyle KDŞM’den farklı olarak bu modelde Şirketin rekabet konumuna daha fazla önem verilmiştir.

  • Üretim faaliyetleri yüksek tutarlı yatırım gerektirmektedir. Söz konusu yatırımlardan maksimum gelir elde edebilmek için şirketin ölçeği ve rekabetteki konumu oldukça yüksek öneme sahiptir. Büyük ölçekli şirketlerin, yüksek miktarda hammadde talebi bulunması nedeniyle maliyet açısından fiyat avantajı bulunmaktadır. Ölçek büyüklüğü ayrıca şirkete yüksek satış hasılatı getirecektir. Bununla birlikte, bir şirketin rekabetteki konumu, pazarda bulunan aynı tür ürünlerin satış fiyatlarına yön vermesi konusunda da oldukça önemlidir.

 

  • Üretim şirketlerinin ölçeğinin yanı sıra coğrafi konumu ve ürettiği mamule göre coğrafi çeşitliliği de önemli başka bir unsurdur. Hammaddeye, hedef pazara ve nitelikli iş gücüne yakınlık, lojistik hizmetlerine harcanan para ve zamandan tasarruf sağlayacaktır. Limanlara yakın yerlerde konumlanmış üreticiler ise yurt dışına yönelik satışlarında lojistik avantajı sağlayacaktır. Aynı avantaj ithal hammadde kullanan şirketler için de geçerlidir. Bununla birlikte üretim tesislerin birden fazla coğrafi bölgede çeşitlenmesi, bölgesel olarak yaşanabilecek doğal, ekonomik veya sosyal dalgalanmadan şirketin daha düşük yoğunlukta etkilenmesine yardımcı olacaktır.

 

  • Bir şirketin üretimindeki çeşitlilik rekabette ön plana çıkmasını sağlayan bir başka unsurdur. Ürün gamı kısıtlı olan bir şirket dar bir piyasaya hitap ederken, yüksek ürün çeşitliliğine sahip şirketler daha geniş bir piyasaya hitap ederek hem daha fazla gelir elde edecek, hem de ekonomik dalgalanmalardan daha az etkilenecektir.

 

  • Hammadde, ara ürün, enerji ve lojistik, üretim faaliyetleri için hayati öneme sahip faktörlerdendir.  Bu nedenle bu faktörlerin tedariklerinin sağlıklı bir biçimde ve en uygun bedelle yapılması, üretici şirketin rekabetteki konumunu birinci derecede etkilemektedir. Az sayıda tedarikçi ile çalışan şirketler, tedarikçilerinin biri ile yaşanan herhangi bir sorun veya tedarikçinin ortaya koyduğu performanstan yüksek derecede etkilenmektedir. Ancak tedarikçi sayısı yüksek olan şirketler, bir tedarikçisiyle yaşadığı kaybı hızlı bir biçimde aynı maliyetle karşılayabilir.

 

  • . Teknolojik gelişim ile birlikte yaşam tarzlarının değişmesi, hızlı ve yüksek tüketim nedeniyle pek çok ürünün kısa zamanda demode olması son dönemde sıkça karşılaşılan bir durumdur. Bu nedenle üretici bir şirketin yeni ürün geliştirme kabiliyeti ve yeni tasarımlar yaratmadaki başarısı, hitap ettiği pazarda rekabet üstünlüğü sağlamasında çok önemli bir unsurdur.

 

  • Piyasada öncü olacak ve rekabette üstünlük sağlayacak bir ürün elde etmek için ürün geliştirme ve tasarımdaki başarının yanı sıra,  özellikli ürünleri üretebilen bir üretim yapısına da sahip olmak gerekmektedir. Eski teknolojiyle donatılmış bir üretim tesisinin üretebileceği yeni bir ürünün, piyasadaki diğer ürünlerden farkı sınırlı olacaktır. Ancak üretim yapısı yeni teknoloji ve farklı özellikler taşıyan bir üretim yapısı sayesinde piyasada çok daha fazla fark yaratacak ürün elde edilebilir.

 

  • Tüketici güveni ve bağlılığı üretim yapan şirketler için oldukça önemlidir. Hitap ettiği pazarda öncü sayılacak gelişmelere imza atmak, pazarın çoğunluğunun takdir ve güvenini sağlayacak başarılı ürünler sunmak ve bir performans geçmişi oluşturmak (Track Record) bir şirkete rekabette üstünlük sağlayan diğer faktörlerdir.

1.2.   Yönetim/Hisse Yapısı/Kurumsal Yönetim

Bu başlık altında değerlendirilen kriterler KŞDM ile aynı olup, ortaklık yapısı, yönetim, kurumsal yönetim ve risk yönetimi başlıkları altında iş modelini dikkate alarak incelenmektedir.

 

2.   KANTİTATİF FAKTÖRLER

2.1 Finansal Risk Analizi

Finansal risk analizi ağırlıklı olarak sayısal verilerin değerlendirildiği bölümdür. Finansal risk Perakende Ticaret Modelinde KŞDM’de olduğu gibi dört alt başlık altında incelenmektedir;

2.1.1.   Karlılık

Üretim yapan şirketlerin özkaynak gücünü koruması için gerekli olan unsurlardan biri de karlılıktır. Dönemler sürecinde elde edilen karlar şirketin özkaynaklarının güçlenmesine ve üretim için gerekli makine, teçhizat, binanın yenilenmesi ve kapasite artışı amacıyla yapılacak yatırımları, dolayısıyla şirketin gelirlerini daha da arttırma imkanı tanıyacaktır.

Karlılık analizinde kullanılan belli başlı rasyolar;

  • Net Esas Faaliyet (İşletme) Kar Marjı
  • Aktiflerin Getirisi
  • Öz Kaynak Getirisi
  • EBITDA Marjı
  • Satışlar Geliri İstikrarı
  • Operasyonel Karlılıkta İstikrar

 

2.1.2.   Nakit Yaratma Gücü ve Borç Ödeme Kapasitesi

Bir şirketin borçlarını geri ödemesinde nakit akımı temel fon kaynağını sağladığına göre, nakit yaratma kabiliyeti ve borç ödeme kapasitesi birbiriyle çok yakından ilgilidir. Nakit akımı hem faaliyet içi hem de faaliyet dışı kaynaklardan oluşabilir. Şirketlerin bir taraftan nakit girişleri ve çıkışları arasında denge sağlayabilmeleri, diğer taraftan operasyonları için yeterli seviyede nakit bulundurmaları gerekmektedir. Bu nedenle nakit planlamasının düzenli olarak kontrol edilmesi ve pozitif nakit yaratabilmek için bazı önlemler alınması beklenir. Üretim şirketleri için piyasaya yeni ürün sunarak hitap ettiği pazardaki gücünü korumak ve derinleştirmek çok önemli bir unsurdur. Bu nedenle üretim şirketleri, pazarın özelliğine göre değişken olmakla birlikte her dönem araştırma ve geliştirme çalışmaları için harcama yapmaktadır. Bu harcamalar finansal borçlanma ile finanse edilebilse de üretim şirketinin yaptığı bu Ar-Ge harcamalarını hangi oranda faaliyetlerinden sağladığı nakit akışıyla gerçekleştirdiği nakit yaratma gücünün değerlendirilmesi açısından önemlidir.

Nakit akımlarının eşleştirilmesinin yanı sıra aşağıdaki temel rasyolar kullanılır:

  • Faiz Karşılama (EBIT ve EBITDA)
  • Faaliyetlerden Sağlanan Nakit/Finansal Borç
  • Faaliyetlerden Sağlanan Nakit/Yatırım Harcamaları
  • Serbest Nakit Akışı/ Finansal Borç
  • Faaliyetlerden Sağlanan Nakit/Faiz Gideri
  • Faaliyetlerden Sağlanan Nakit/Arge Harcamaları
  •  

2.1.3.   Sermaye Yapısı

Üretim şirketleri için yatırımlar sürekli devam eden bir olgudur. Kuruluş esnasında yüksek yatırım harcaması yapılmakla birlikte, ilerleyen dönemlerde yenileme ve kapasite artışı amaçlı gibi yatırımlar faaliyet hayatı süresince devam etmektedir. Söz konusu yatırımlar özkaynaklarla finanse edilebileceği gibi yabancı kaynaklarla da finanse edilebilir. Üretim faaliyetleri yüksek yatırım gerektiren bir iş kolu olması nedeniyle, üretim yapan bir şirketin özkaynak büyüklüğünün toplam kaynaklar içerisindeki payı oldukça önemlidir. Yüksek özkaynak oranına sahip bir şirketin, mevcut yatırımlarını büyük oranda kendi kaynaklarıyla finanse edecek ve daha güçlü mali bir yapıya sahip olacaktır. Ayrıca düşük yabancı kaynak kullanımı finansman maliyetlerini düşürerek şirketin karlılığına olumlu olarak yansıyacaktır.

Sermaye yapısı ve kaldıraç ölçümünde kullanılan temel rasyolar:

  • Finansal Borçlar / Özkaynak
  • KV Finansal Borçlar / Kapitalizasyon
  • Finansal Borçlar / Kapitalizasyon
  • Toplam Yükümlülükler / Özkaynak
  • Özkaynak/Aktif

 

2.1.4.   Finansal Esneklik ve Likidite

Üretim yapan şirketler faaliyetlerinin bir özelliği olarak stoklarında çok miktarda hammadde, ara mamul ve ticari mamul bulundurmaktadır. Bu nedenle bu şirketlerin stoklarının aktiflerindeki ağırlığı yüksek seviyededir. Bu nedenle bu tarz şirketlerin likiditesini değerlendirirken likidite oranı (asit-test oranı) analizi önem kazanmaktadır. Üretimi yapılan mamulün olabilecek en hızlı bir şekilde üretilmesi, ardından satışının yapılarak ürün için harcanan tüm maliyetin elde edilen kar ile birlikte tahsil edilmesi, üretim şirketlerinin nakit döngüsünün temelini oluşturmaktadır.

Likidite ve finansal esneklik ölçümünde kullanılan temel rasyolar,

  • Asit Test Oranı
  • Cari Oran
  • İşletme Sermayesi / Aktif
  • Nakit Çevirme Süresi